Çevresel etkenlerin yeni neslin fizyolojisini ve en çok da beyin sağlığını etkilediğini söyleyen uzmanlar otizm gibi hastalıkların artmasını da buna bağlıyor. Prof. Dr. Kadriye Yurdakök `Şimdiki çocukların vücudunda büyükanne ve büyükbabalarında olmayan 500`e yakın kimyasal atık var` diyornerilmiyor.
Çevresel etkenlerin yeni neslin fizyolojisini ve en çok da beyin sağlığını etkilediğini söyleyen uzmanlar otizm gibi hastalıkların artmasını da buna bağlıyor. Prof. Dr. Kadriye Yurdakök`Şimdiki çocukların vücudunda büyükanne ve büyükbabalarında olmayan 500`e yakın kimyasal atık var` diyor
Çocuk Nörolojisi Kongresi`nde Hacettepe Üniversitesi Sosyal Pediatri Bölümü`nden Prof. Dr. Kadriye Yurdakök ve Marmara Üniversitesi Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı`ndan Prof. Dr. Yüksel Yılmaz ile kent yaşamının bebek ve çocukların beynini nasıl etkilediğini konuştuk.
Her iki akademisyen de anne karnındayken bir bebeğin beyninin toksik maddelere, enfeksiyonlara maruz kaldığında geri dönüşümü olmayan hasarlara neden olduğunu söylüyor ve bu nedenle olumsuz çevre koşullarının önemine dikkat çekiyor. Beyin felci, epilepsi, zihinsel gerilik bu hasarlardan en önemlileri ve bunların bir kısmı önlenebilir hastalıklar.
TV ZİHİNLERİNİ BOZUYOR
Prof. Dr. Yılmaz anne ve çocukların hangi çevresel risklerden nasıl etkilendiğinin daha yeni yeni ortaya çıktığını da söylüyor. Çünkü son yıllarda üretilen kimyasal maddelerin büyük bir kısmının vücuda olan etkileri ancak hastalıklar ortaya çıktığında tespit ediliyor. Örneğin çocuklarda davranış bozukluğu, gelişim geriliği, dikkat ve konsantrasyon eksiklikleri hatta mutlu olmayı bilememe gibi birçok rahatsızlık da bu maddeler ve çevresel etkenler nedeniyle gelişebiliyor. Kent yaşamında da ihmal edilme, yeterli uyaran almama, toksik maddeler çocuğun yeterli ruhsal besinini alamamasına neden oluyor.
Prof. Dr. Yurdakök ise sadece bireylere değil belediyelere de çok büyük görev düştüğünü söylüyor: `Çocukların biyo-psikososyal gelişimleri için belediyeler yeterli önlemleri almazsa bir sonraki nesillerde ne tür bozukluklar olacağını tahmin etmek bile mümkün olmayacak. Hava kirliliği, kimyasal
kirlilik, çöplerin toplanması, suyun temin edilmesi, oyun alanlarının yaratılması, şiddetin azaltılması gibi birçok görev yerel yönetimlere düşüyor.`
Yurdakök televizyonun çocuklar üzerindeki etkilerine ilişkin ise şu uyarılarda bulunuyor: `Çok erken dönemde şiddet görüntülerine maruz kalan çocuklar, saldırgan dürtülerini kontrol etme mekanizmalarını kaybediyor. Sadece TV`de bu görüntüleri izlediği dönemde değil yetişkin olduğunda da bu görüntülerin etkileri devam ediyor. Çocuklar nasıl bir birey olacaklarına televizyon yoluyla karar veriyorlar. Kimliklerini oradan edinmeleri de son derece zararlı bir durum yaratıyor. Uzun süre TV izleyen çocuklarda beyin gelişimi tek yönlü oluyor ve bu çocukların ileride zihinsel işlevleri farklı oluyor. İki yaşından küçük çocukların hiç TV seyretmemesi gerekiyor.`
`Hamileler balık yemesin`
PROF. Dr. Kadriye Yurdakök çevresel etkenlerin özellikle kimyasalların bebek ve çocukların beyinsel gelişimini ne düzeyde etkilediğine dair çalışmasından şu notları aktarıyor:
DÜNYADA kimyasal maddeler ilk kez 1920-30`lu yıllarda kullanıma girdi. 2. Dünya Savaşı`ndan sonra silah üreten birçok fabrika, pestisit (tarım ilacı) ve plastik fabrikalarına dönüştürüldü.
Son 50 yılda 87 bin yeni kimyasal madde üretildi ve her gün 10 yeni kimyasal madde yaratılıyor.
GÜNÜMÜZDE çocuk ve erişkinlerde büyükanne ve büyükbabalarında vücutta elimine edilemeyen 500`e yakın kimyasal atık var.
KİMYASALLARIN sadece yüzde 10`unun insan beynine olan etkileri biliniyor.
1970`lerde beyin gelişimiyle ilgili bozukluklar literatürlerde toplanmaya başladı. 1990`lı yıllarda ise öğrenme bozukluğu, otizm, dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, çocukluk çağı kanserlerinde artış gözlenmeye başlandı.
ÇOCUKLAR için en büyük tehlikelerden biri elektromanyetik dalgalar. Çünkü kanserlerle olan ilişkileri kanıtlandı. Çocuğun uyuduğu yerde elektrikli aletlerin bulundurulmaması öneriliyor.
60 kiloluk bir gebe haftada 196 gram ton balığı yiyerek günde 0.093 mikrogram cıva alıyor. Bu nedenle artık hamilelere balık yemeleri önerilmiyor
www.ozelegitimsitesi.com
www.ozelegitimforumu.com
Yorum yazabilmek için oturum açmanız gerekir.