Şizofreni en yaygın büyük psikiyatrik bozukluk olup, Birleşik Krallık’ta herhangi bir anda her 1000 kişiden 3’ünde vardır. Her bir kişide farklı şekilde oluşmakla birlikte, genellikle düşüncelerde ve hislerde çarpıcı bozuklukları içerir. Birçok şizofreni vakalarının ortak özellikleri şunlardır:
•Sanrılamalar (delüzyonlar; gerçeğe dayanmayan anormal inançlar)
•Varsanılamalar (halüsinasyonlar; gerçekte meydana gelmemekte olan deneyimlerin hissedilmesi)
•Sanrılamalara ve varsanılamalara dayanan düşünce bozuklukları
•Diğer üç özelliğe yanıt olarak anormal davranışlar. Şizofreni çoğu kez aniden ve katastrofik olarak başlar (akut şizofreni) ve kronik (devam eden) hastalığı üretebilir. İlk nöbeti geçirenlerin hemen hemen %80’i iyileşir. Ancak, beş ila yedi yıl içinde bunların %70’ine ikinci bir nöbet gelir.Burada iki noktanın belirtilmesi önemlidir:
•Şizofreni sık sık “kişilik bölünmesi” ya da “çoğul kişilik” olarak yanlış anlaşılmaktadır. Halbuki, şizofrenideki bölünme, kişilik bölünmesi ile ilgili değil, düşünceler ve hisler arasındaki tutarsızlıkla ilgilidir.
•Şizofrenili insanların başkaları için tehlikeli olması çok enderdir. Hastaların çoğu zarar görmeye maruz ve içine kapanık olup, başkalarından ziyade kendilerine zarar vermeleri daha olasıdır.
Semptomlar
Şizofreni semptomları pozitif ve negatif olmak üzere ikiye ayrılabilir.
Pozitif semptomlar akut şizofreninin bir özelliğidir (akut semptomlar). Negatif semptomlar ise kronik sendromun bir özelliğidir. Pozitif semptomlar çoğu kez en çarpıcı ve en azından başlangıçta en sıkıntı verici olanlardır. Ancak, daha uzun sürdükleri ve daha zor tedavi edildiklerinden, en çok probleme yol açabilenler negatif semptomlardır. Başlıca pozitif semptomlar şunlardır:
•Huzursuz, gürültülü ve mantıksız davranış
•Ani duygudurum değişiklikleri
•Duygudurumun uygunsuzluğu
•Düşünme bozuklukları
•Dış kuvvetler tarafından kumanda edilme – kişinin düşüncelerinin ve hareketlerinin ele geçirildiği hissi
•Sanrılamalar
•Varsanılamalar
•Derinlemesine kavrama eksikliği – kişinin düşünce, deneyim ve davranışanormalliklerinin farkında olmaması
•Bazı durumlarda paranoyaya dönüşebilen şüphecilik.
Sanrılama, açıkça saçma ve gerçek dışı bir şeye sabit fikirle inanılması olup, mantıklaüstesinden gelinemez.
Sanrılamalar, kesinlikle savunulan ama genelde başkaları tarafından reddedilen görüşlerden, özellikle bu görüşler bir grup tarafından paylaşılıyorsa, her zaman kolayca ayırt edilemez. Ancak çoğu esas olarak inanılmazdır veya dayandıkları algılama ya da muhakemeler o kadar kusurludur ki, ciddi bir ruhsal bozukluğun varlığına işaret eder. Birkaç kategoriye ayrılan psikotik sanrılamaların arasında aşağıdakiler sayılabilir:
•Zulüm sanrılamaları (paranoid sanrılamalar)
•Büyüklük sanrılamaları
•Hipokondriyak sanrılamalar (kişinin asılsız olarak hasta olduğuna inanması)
•Hastanın vücut şeklinin anormal olduğuna dair sanrılamalar
•Gerçek dışılık ya da duyarsızlaşma (benlik kaybı, depersonalizasyon) sanrılamaları
•Kişinin başkaları ya da kötü güçler tarafından etkilendiğine dair sanrılamalar
•Kişinin kendisini küçük görmesini içeren layık olmama sanrılamaları.
Varsanılama (halüsinasyon), dış uyarının yol açmadığı duyu algılamasıdır. Dolayısıyla varsanılama, mevcut olmayan şeylerin görülmesi ya da herhangi bir mevcut ses kaynağından gelmeyen seslerin duyulmasıdır. Varsanılamalar, yanlış fikirler olan sanrılamalardan ayırt edilmelidir. Varsanılamalar şizofreninin yaygın bir özelliğidir. Bunlar, görme (görsel varsanılamalar), bazen müziksel olmak üzere işitme (işitsel varsanılamalar), dokunma (dokunsal varsanılamalar), tat alma (tatsal varsanılamalar) ya da koku alma (kokusal varsanılamalar) duyuları aracılığı ile gelebilmekte ya da cisimlerin büyüklüğü ile ilgili (Lilliputian varsanılamalar) olabilmektedir. Varsanılamalar, genel nüfusta yaygın olarak uykuya dalmak üzereyken (hipnagojik varsanılamalar) ya da uykudan uyanmak üzereyken (hipnopompik varsanılamalar) oluşur. Negatif semptomlar arasında yorgunluk, konsantrasyon kaybı ve enerji ve motivasyon eksikliği sayılabilir. Bunlar, pozitif semptomların tedavisinde kullanılan ilaçların yan etkileriyle daha da kötüleşebilir. Kişi, bu semptomlar nedeniyle günlük işlerle baş edemeyebilir.
Kronik şizofrenide görülen diğer davranış kalıpları arasında aşağıdakiler sayılabilir:
•İçe kapanma
•Faaliyet azlığı
•Karşılıklı konuşma yapılmaması
•Hobilerin ya da boş zamanlarda yapılan faaliyetlerin bulunmaması
•Duyguların ifadesinde tekdüzelik (buna tekdüze duygulanım [flat affect] denir)
•Fiziksel yavaşlık
•Aşırı fiziksel faaliyet
•Kişinin kendisini ihmal etmesi
•Tuhaf fiziksel hareketler ya da duruş şekilleri (yaygın değildir). Nedenler Şizofreniyi açıklamak için birçok teori ileri sürülmüştür.
Nedeni bilinmemekle birlikte, şizofreni hastalarında bazı şeylerin farklı olduğu görülmüştür. Bunlar arasında aşağıdakiler sayılabilir:
•Şizofrenisi olan hastaların beyin yapısı anormal olabilir.
•Beynin bazı kısımlarında kan akışında hafif değişiklikler.
•Beynin bu kısımlarında bazı kimyasal reseptör moleküllerinde eksiklik.
•Yanal (lateral) karıncıklarda (beyindeki sıvı dolu alanlarda) büyüme.
•Beynin bir kısmında anormal sinir yolu bağlantıları.
•Şizofreniye yatkın insanlarda hastalığın stresli deneyimlerle ve belki de esrar ve kokain gibi uyuşturucu maddelerle tetiklendiğine dair kanıt vardır.
•Yapılan çalışmalara göre şizofreni irsî olabilir. Ancak, eğer ailenizden birinde varsa, sizde de olma olasılığı nispeten azdır.
Teshis:
Büyük ölçüde gerçek bozukluğunun birkaç ay süreyle aşağıdaki semptomların biri veya birkaçıyla kendini göstermesi halinde psikiyatrist şizofreniyi teşhis edecektir.
•Düşünce sokma: kişinin kafasına biri tarafından düşünceler sokulduğu inancı.
•Düşünce yayınlama: kişinin düşüncelerinin aynı anda başkaları tarafından işitilebildiği inancı.
•Pasiflik hisleri: kişinin düşünce ve hareketlerinin bir başkası tarafından kumanda edildiği inancı.
•Kişinin hareketlerine yorum yapan sesler duyulması.
•Aniden oluşan diğer sanrısal (delüzyonel, hezeyanlı) inançlar.
•Fiziksel varsanılamalar (halüsinasyonlar): örneğin, gece kişinin üstüne birinin oturması.
Tedavi:
Tıbbi tedaviler Şizofreni hastalarının çoğuna, pozitif semptomları azaltmak amacıyla ilaç verilir. Şizofrenide kullanılan ilaçlar, antipsikotik ya da nöroleptik ilaçlardır (başlıca sakinleştiriciler). Antipsikotik ilaçlar, tipik ve atipik olmak üzere iki ana gruba ayrılır. Antipsikotik ilaçların etki göstermesi bir ila üç ayı alabilir. Tipik antipsikotikler tablet ya da şurup halinde alınır. Bazılarıise, etkileri daha uzun süren “depo” enjeksiyonu olarak bulunabilir. Antipsikotik ilaçların, hiç de hoş olmayan çeşitli yan etkileri olabilir. En ağır etkilerin arasında kas spazmları, olağan olmayan vücut hareketleri ve akut hareket bozuklukları sayılabilir. Atipik antipsikotiklerin yan etkileri, tipik antipsikotiklerin yan etkilerinden daha hafif olmakla birlikte, bu ilaçlar daha pahalıdır. Birleşik Krallık’a yazılan reçetelerin sadece yüzde 16’sıatipik ilaçlar içindir. İlaçsız tedaviler Danışmanlık ve psikoterapi gibi konuşma terapileri, gerek şizofrenili hastalar gerekse onların aileleri için faydalı olabilir. Şizofrenili hastalar için bu konuşmalı tedaviler çoğunlukla ilaç tedavisi ile birlikte kullanılır. Destek ve kendi kendine yardım grupları da faydalı olabilir. Bilişsel davranışçı tedavi (CBT), şizofreninin sanrılama ve varsanılama gibi semptomları için başarıyla kullanılmaktadır. Egzersiz, sanat/müzik terapisi, beslenme değişiklikleri, homeopati ve bitkisel ilaçlar gibi bazıalternatif tedavilerin şizofreni hastaları için faydalı olduğuna dair bazı kanıtlar vardır.
Bazen, hastalığın akut evresindeki insanların, Ruhsal Sağlık Yasası uyarınca rızasıalınmadan değerlendirme ve/veya tedavi için hastaneye yatırılması gerekebilir. Buna, kısımlama (sectioning) denir. Birçok olguda şizofreni hastası gerektiğinde kendisi hastaneye gider. Ancak, şizofrenisi olan insanların çoğu toplum içinde yaşar ve çoğu da sadece ilaçgerektiği zaman doktora gider. Şizofrenili insanların çoğu şimdi hastaneye yatırılmaları gerektiğinde ne tür tedavi istediklerini bildirmek amacıyla kriz kartı (Crisis Card) taşımakta ya da önceden talimat (Advance Directives) hazırlamaktadır. Komplikasyonlar Başlıca komplikasyonları yaşam kalitesine ilişkindir:
•Akut psikotik hastalık, dehşet verici bir deneyim olabilir. Varsanılamalar ve sanrılamalar tamamen gerçek gibi görünür.
•Kişisel ilişkileri sürdürebilme, çalışabilme ve günlük yaşamı idare edebilme gibi sosyal işlevler çoğu kez ciddi şekilde zarar görür.
•Şizofreni tanılı insanlar arasında intihar ve kendi kendine zarar verme yaygındır. Şizofrenisi olan her 10 kişiden yaklaşık olarak 1’i er geç yaşamına son verir.
•Şizofrenisi olan insanlara verilen bazı ilaçlar, hareket bozuklukları, kilo alma ve yatışma (sedasyon) gibi sıkıntı verici yan etkilere yol açar.
Yorum yazabilmek için oturum açmanız gerekir.