hd porno porno hd porno porno

Otizm ve Havuz Aile Görüşleri

2.989 okundu

9 yaşında, otizmden etkilenmiş olmanın yanısıra,hiperaktiviteye de sahip bir erkek çocuk sahibi bir anne ;”Benim oğlum,yaz kış takıntılı bir biçimde çorap giyer,ve suyu sürekli reddederdi.Havuz çalışmaları başladıktan sonra oğlum artık çorap giymiyor.suya karşı çok büyük bir ilgisi doğdu. Bir ay öncesine kadar yüzünü dahi yıkattırmıyordu.Şu anda suyu çok fazla seviyor.Hatta su üstünde yardımsız kalmayı bile öğrenmiş durumda oğlum havuzdan çıktıktan sonra hiperaktivitesi azaldı,rahatlayıp sakin davranışlar göstermeye başladı.

8 yaşında otistik çocuğun dedesi “ Benim torunum,suyla temas ettiğinde çok rahatlıyor.şu ana kadar hiç gündüz uykusu uyumayan çocuk ,yaklaşık bir aydır düzenli gündüz uykusu uyumaya başladı.Sabah kalkışlarında çok zorlanıyor,uyanmak istemiyordu.Şimdi ise havuza gidiyoruz dediğimizde ,fırlayıp yataktan kalkıyor.Bunların haricinde gözlediğim çok önemli bir gelişme de,çocuklarımızın doğal savunma mekanizmaları gelişiyor.Suya girdiklerinde,ellerini ve ayaklarını doğru hareket ettirebiliyor,ağzına gelen suyu üfledikten sonra nefes alıyor.”

10 yaşında bir kız çocuk annesi “Benim kızım suyun yakınından bile geçmiyordu .Şu anda korkuları olmasına rağmen ,havuza giriyor,ve suyu çok seviyor.Havuzdan çıktıktan sonra onu çok rahatlamış görüyorum.Kızımın kas gelişiminde beni çok mutlu eden değişiklikler oldu,ablası ile ranzalı bir yatağı paylaşan kızım şu anda ranza merdivenlerini ustalıkla kullanarak üst yatağa çıkıyor ve iniyor.Kızımın gece uykusunda ciddi problemler vardı.1-1,5 saat uyuduktan sonra ağlayarak uyanıyor ve sonrasında çok zor uyuyordu.Şu anda havuza girdiği günler gece uykusunu derin uyumaya başladı.”

8 yaşında bir erkek çocuk annesi “ Daha önceden yazlığa gittiğimizde oğlum deniz kenarına yaklaşmıyordu. Şu anda suyu gördüğü zaman atlıyor.Benim oğluma banyo yaptırırken bütün apartman bizim o anda ne yaptığımızı biliyordu.Asla başını ıslattırmıyordu. Şu anda ise küvetin deliğini kapatıyor, oyuncaklarını alıyor, kendisi suyu açıyor, küveti dolduruyor ve büyük bir zevkle dakikalarca oyun oynuyor. Şu anda kendi banyosunu kendisi yapacak kadar su ile barışık durumda.

12 yaşında bir erkek çocuk annesi “ Benim oğlum suyu hiç sevmezdi.
Öyle ki; sabah elini, yüzünü dahi yıkattıramıyordum.Bir haftadır kafasını suyun altına tutuyor, kendisi yıkanıyor ve bundan da büyük bir zevk alıyor. Özellikle havuza girdikten sonra çok rahatlıyor ve uykusu düzene giriyor.”( Bu velimiz bir hafta öncesine kadar sabah oğlunun elini ve yüzünü ılık su ile çeşmeyi kullanmadan yıkıyordu.)

10 yaşında bir erkek çocuk annesi “ Oğlum asla suya ayağını bile sokmazdı.Şimdi su korkusu kalmadı ve hatta suya girip çıktıktan sonra oğlum çok sakinleşiyor, 24.00’ den önce yatmayan çocuk havuza girdiği günler saat 21.00’ de uyuyor.

Aynı zamanda çok tecrübeli birer eğitimci olan velilerimizin görüşleri :
“ Otistik çocukların en büyük zaafları su.Hatta ben oğlum küçükken, ne zaman ağlasa hemen çeşmenin başına götürüyor, çeşme başındayken yemeğini bile yediriyordum. Yaptıramadığım bir çok şeyi su ile oynayarak yaptırabiliyordum. Oğlum için salonun ortasına bile havuz kurmuştum.Çünkü suyun bizim çocuklarımızda çok fazla olumlu etkisi var. Bu çocuklar üzerinde suyun çok özel bir yeri olduğuna inanıyorum.

Bazı araştırmacıların Atlantis Çocukları terimini kullanmasının bir sebebi olmalı.Su ile bu çocukların ilginç bir bağlantıları var. Şu ana kadar su ile oynayıp ta mutsuz olan çocuğa ben rastlamadım.Onların fazla enerjileri su ile temas etme dolayısıyla alındığında çok sakinleşiyorlar, sudan çıktıktan sonra beslenme bozukluğu olan çocuklar bile bir beslenme düzenine giriyor. Bu benim bizzat yaşadığım bir gerçektir.

Çocuklarımızın gizemli bir dünyası varsa, su onların büyülü dünyası.

Ayrıca Osmanlı İmparatorluğu döneminde yapılan hastanelerde sel-sebil denilen havuzlar mevcutmuş ve hastaların psikolojik tedavileri ve rahatlamaları maksatlı kullanılırmış.Eski Romalılarda su kenarlarında müzik çalanlar ve hatta hamamlarda ayrıntılı kütüphaneler varmış ve suyun rahatlatıcı etkisi için de kitap okuyup, rahatlayan, gevşeyen insanlar sabah gelip, akşam çıkıyorlarmış. Rusya’ da su ile tedavi edilebilen bir çok hastalık olduğu söyleniyor. Yunus balıklarının da son dönemlerde tedavi edici bir çok yönü hala araştırma konuları kapsamında bir çok ülkede uygulama aşamasında.”

“ Oğlum 7 Temmuz doğumlu. İlk doğduğunda doktor, bize bu çocuğu her gün yıkayın demişti.Biz de 3 ay süreyle her gün yıkadık.Şu anda su ile çok barışık, havuza girmekten çok hoşlanıyor, suyun içinde olmaktan çok büyük mutluluk duyuyor. Bizim çocuklarımızın problemleri beyin de değil mi ? Çocuklar ilk suya girdiğinde korkuyu yaşıyor.Beyinlerinde şimşekler çakıyor ve hareket etmekle ilgili beyine emir gidiyor,çocuk çabalıyor, suyun üstünde kalmayı başarıyor, bu çabalaması sırasında;

Hareket ediyor,

Hareket kabiliyetleri ve koordinasyonları gelişiyor,

Mutlu oldukları ortamda bulunduklarından çok güzel komut alıyorlar.
Haydi oğlum, dediğimde gözümün içine bakıyor, göz kontağı çok önemli ve bu çocuklar çok iyi model alıyorlar. Oğlum bu sayede havuzdaki öğretmenlerini seyrede seyrede kafası suyun içinde ( doğru yüzme formunda ) yüzmeyi öğrenmek üzere. Bir başka öğrencimiz suyun içinde vücut uzuvlarını tanımaya başladı. Ayaklarının üzerinde durduğundan suda bütün kaslar hareket ettiğinden ne hareketi yaptığında ne olacağını çocuklar çok iyi kavradı. Oğlum sadece gözlem yaparak, doğru örnekleri görerek balıklama atlamayı dahi öğrendi. Normalde çocuklar en zor balıklama atlamayı öğrenir. Ama bizim çocuklarımız doğru modelleri gördükleri zaman çok çabuk öğrenir. Bir de son bir tespitin bu çocuklara hemen hemen her şeyi suyun içindeyken öğretebiliyoruz.
Benim oğlum suyu çok seviyor. Suda özgürce hareket etmek, batıp çıkmak, su içinde yürümek ona bir haz veriyor. Kendine olan güveni artıyor. Göz teması süresi kesinlikle artıyor. Konuştuğu kelime sayısının da arttığını net olarak gözlüyorum. “Havuza gidelim mi? Anne beni yakala” diyor. Beni de suya çekiyor ve sosyalleşme iletişim ile ilgili çalışma yapıyor. Beimle konuşuyor ve oynuıyor. Ayrıca su içerisindeyken korkularını yenmeye çalışıyor. Bu korkular içerisinde yükseklik korkusu, derinlik korkusu var. Derin olan yere gidiyor, orada kalıyor ve korkusunu yenmeye çalışıyor. Bu onun kendisine olan güvenini arttırmasından kaynaklanıyor. Su onun için hem oyun, hem korkusunu yenme, hem de bedensel olarak gelişme rahatlama aracı. Sudan çıktıktan sonra uykusu daha düzenli, derin uyuyor ve dinleniyor. Oğlum önceleri sudan hiç çıkmak istemiyordu, eğer çıkarsa bir daha giremeyeceğini sanıyordu. Sonra yavaş yavaş sudan çıkıp dinlenebileceğini, vücudunu ısıtabileceğini ve isterse tekrar suta girebileceğini öğrendi. Şu anda üşüme kavramını farketti, ısınıp suya tekrar girebileceğini de kavradı. Su bütün çocuklar tarafından çok fazla seviliyor ve isteniyor. Bu konuda biz de bir sürekliliğin sağlanmasını istiyoruz. Havuzda bireysel çalışma olanaklarının arttırılmasını istiyoruz.

Şimdi size bazı öğretmen arkadaşlarımızın havuz çalışması konusundaki fikirlerini sunmak istiyoruz.

“Çocuklarımızın su ile araları çok iyi, suya girdiklerinde çok rahatlıyorlar, sudaki çalışmalar sanki rehabilitasyon çalışması gibi. Havuzdan çıktıktan sonra gerginlikten uzaklaşmış, dingin ve sakin oluyorlar. Negatif enerjilerini, strslerini attıklarından sınıf içi çalışmalarına daha kolay motive olabiliyorlar.”

 

“Su çocuklarımız üzerinde çok olumlu etkiler bırakıyor fakat nedense denizde ve duşta, havuzdaki kadar mutlu değiller.” Bir başka arkadaşımızın, bu konuda, sizlere ilginç gelebilecek bir görüşü var: “Çocuklarımız anne rahminde tamalayamadıkları birtakım oluşumları, havuz ortamında tamalamaya çalışıyor ve bu yüzden havuz ortamında uyum oranları yüksek oluyor. Havuzdan sonra artık öfke nöbeti, sınıftan kaçma gibi olumsuz davranışlar olmuyor.”

Bir başka öğretmen arkadaşımızın düşünceleri ise şu şekildeydi:
”Amaç havuza girip sadece oyun oynamak değil örneğin merdiven bu çalışmalarda kullanılmalı. Kaz gelişimi yetersiz olan çocuklarda bu uygulanabilir.”

Başka bir örnek ise:
”Çocuklar havuz etrafında tek sıra olup, dolşatırılırsa belki de sıraya geçme kavramını burada öğretebiliriz. Komut almaları ve göz temas süreleri oldukça artıyor. Birçok şeyi yaptıramadığımız çocuklarda, havuz ortamında yaptırabiliyoruz. Konuşmayan çocuklar için motive etmek anlamında grup etkinlikleri su ile oyunlarla konuşma çalışmaları yapılabilir. Tüm imkanlar seferber edilerek kış aylarında bile birer saat dahi olsa çocuklar havuzda kalmalı. Sudan yararlanılarak çocukların kas gelişimlerinde mutlak fayda sağlanabilir. Hasan için söylüyorum, dalmayı çok seviyor, suyun içinde kalmayı çok seviyor, bir şnorkel ya da başka bir malzeme ile bu çocuk suda kalabilir ve çok mutlu olur.”

Bir diğeri:
”Çocuklarımızın bazıları suya meyilli bazıları ise tepkili. Mehmet Karanfil’de olduğu gibi suda çocukların tuvalet ihtiyaçları depreşiyor. Çocuklarımızın bir kısmı sürekli suda kalma isteği içerisinde. Benim önerim, havuz saatleri hep aynı zamanlarda olsun. Çocuklar bu zaman dilimine adapte oluyorlar ve saat geldiğinde sınıf içerisinde kenileri soyunmaya başlıyorlar.”
Bir diğer arkadaşımızın fikri ise şöyle:
“Havuzdan sonra çocuk üzerindeki fazla enerjinin tamamı atılıyor. Yorgunluk bitkinlik anlamında değil, stresin atıldığını gözlüyoruz. Daha anlayışlı, daha sakin, daha az saldırgan, iletişim kurmaya karşı geliştirdiği dirençler kırılmış rahat ve mutlu olduklarını gözlüyorum. Havuzda göz teması süresinin arttığını bir de havuza girme, havuz kullanımı ve sonrasında kendi vücut uzuvlarını, bedenini kullanmada alışılmışın dışında bir uzmanlıkla sürekli bu işi yapıyormuş gibi rahat ve kendinden emin işlevleri gerçekleştiriyorlar. El ve ayklarını daha ustalıkla kullanıyorlar. Havuz çalışmaları bittikten sonra sınıf içinde çok zorlanacağımı düşünüyorum. Mümkün olsa da havuz çalışması sürekli olsa.”
“Çocuklar hergün havuz saatini sabırsızlıkla bekliyorlar. Sabah okula gergin olarak gelen bir öğrenci havuz girdikten sonra, rahatlamış, mutluluğu yüzüne yansımış, stresini atmış bir şekilde derse giriyor. Bu da sınıfta çocukla bireysel anlamda çalışmamızı kolaylaştırıyor. Çocukların el kol koordinasyonu, göz temasları, dikkat süreleri havuzda gelişmektedir. Sınıfta söyletemediğimiz kelimeleri (Ayda’ya) havuzda rahatça söyletebiliyoruz. Çocuklar üzerinde havuzu suyla terapinin rahatlatıcı ve enrji boşaltımı sağlayıcı çok faydasını görüyoruz, onların havuzda ne kadar mutlu olduklarını görmek bizleri de sevindiriyor.Ayruca havuz çocuklarımızın diğer öğrenciler ile kaynaşıp aynı ortamda birlikte eğlenmelerini sağlamaktadır. Bunu da öğrencilerin sosyalleşmesi açısından faydalı buluyorum.”

“Genel anlamda düşünecek olursak, tabii ki çocuklar üstünde olumlu etkisi var. Havuzu ve suyu çok sevdikleri için onlarla ortak frekansta buluşmamız ve havuz dışı faaliyetlerinde havuzu bir ödül olarak göstermemiz bizim açımızdan çok iyi. Havuz dışı çalışmalara daha kolay motive oluyorlar, havuzdaki durumları ve hareketle rideolumlu yönde gelişiyor. Havuz dışında çocuklar yukarıda anlattığım gibi bir sonraki günün havuz programına kilitleniyorlar ve bunu biz de kullanarak planladığımız çalışmaları çocuklar üzerinde daha kolay gerçeleştiriyoruz.”

HAVUZ KULLANIMDA UYGULAMADAN
GELEN ÖNERİLER

Çocuklarımızın Eğitimciler ile baş başa ders işleyebilmesi hem öğretmen motivasyonunu artırır hem de çalışacağımız öğrencinin farklı uyaranlar ortadan kaldırılarak çalışmaya tam adapte olması sağlanmış olur.

Su korkusu yada fobisi bulunan çocuklarımıza , kararlı ve istikrarlı aynı zamanda sabırlı davranılmalı. Eğitimci tarafından geliştirilen tavırlarda birlikte hareket edilmeli.
Bu çalışma ortamında çocuklarımızı tanıma ve gözleme dönemi tamamlandı, gözlem sonuçlarımıza ve tecrübemize dayalı uygulama dönemi başladı.Uygulama içerisinde yer alan eğitimciler ( Beden Eğitimi Öğretmenleri ) bir araya gelerek havuzun etkin kullanım yöntemleri ile ilgili ayrıntılı bir havuz çalışma programı oluşturmalı

Kas gelişimini tamamlamamış çocuklarımız için uygun malzemeler alınıp tespit edilen çocuklarla ihtiyaçları doğrultusunda çalışmalara başlanılması

Havuzun iç kısmına tutunma yerleri yapılarak öğrencilerimizin kas guruplarına yönelik hareketlerinde başlangıç ve basamaklama evrelerinin tamamlanması

Yapılan çalışmalar ile ilgili pano oluşturularak öğrencilerimize model olmanın yanı sıra görsel olarak da uygulanacak hareketlerin pano üzerinde anlatılması

Havuza giriş ve çıkışlarda öğrencinin kendi başına duş, tuvalet vb. kullanması için uzun zaman alsa da eğitim çalışmasının yapılması

Çocukların gelişim basamakları ile ilgili bilgisayar ve video kayıtlarının yapılması yeni sezona başlarken ve sezon sonunda kayıtların değerlendirilmesi dolayısıyla su ile terapide kat edilen yolun gözlenmesi

Yeni sezona başlarken su tahlillerinin mayıs ayı içinde ilgili kuruluşlar tarafından yapılıp, kullanılabilir raporunun panoya asılması ve bunun periyodik zamanlarda yinelenmesi. Çocukların da cilt hastalığı, bulaşıcı hastalığı yoktur raporlarının nisan ayı sonuna kadar okul idaresine tesliminin sağlanması

Havuz çalışmalarında ayrı bir müzik sistemi kurularak su terapisi ile müzik terapisinin birleştirilmesinin sağlanması

Havuzun uygun duvarlarına yunus balığı, deniz figürlerinin çizilmesi

Aynı seviyedeki öğrencilerin çalışma gurubu oluşturularak su içi oyunlar ve yarışmaların yaptırılması

%d blogcu bunu beğendi: